|
|
|
|
DOLAR |
34,3855 |
|
|
|
EURO |
36,2406 |
|
|
|
IMKB |
9.420,000 |
|
|
|
ALTIN |
2.837,060 |
|
|
|
|
Şehir Seçimi
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
BAŞBAKAN “KARANLIK TABLO”YU AÇIKLAMALI |
|
|
Ercan Deva |
14 Eylül 2012 Cuma |
|
|
|
|
Başbakan Erdoğan, Kiev’de yaptığı açıklamalar çok tartışılacak unsurlar taşıyor.
Satır başlarıyla bir göz atalım:
Başbakan, “Balyoz’da CD’leri falan biliyorsunuz. Buradan çıkan karanlık tablolar var. Ama, söyleyemem.” diyor. Gazetecilerin “Kamuoyunun bildiğinden daha karanlık tablolar mı?” sorusuna, ise “Var tabi canım. Ben bildiğimi söyleyemem. Şu anda söyleyeceklerim var. Söyleyemeyeceklerim var. Ama, Allah izin verirse biz bunları ileride kaleme alacağız.”karşılığını veriyor.
Tabii ki, Başbakan, kamuoyuna bildiği her şeyi söyleyemez. Devlet adamlığının gereği de budur. Her şeyi kamuoyu ile paylaşamaz. Ancak, “Karanlık tablolar” tanımı ile neyi kastettiğini sınırlı bir çerçevede de olsa, Başbakan kamuoyuna açıklamalıdır. Belirgin olmayan, farklı anlamlara çekilebilecek ifadeler toplumda barış ve güvenliğin geleceği açısından sıkıntılar yaratabilir. Bu çok sınırlı açıklama, ülkedeki konjonktürel durum dikkate alındığında konuyu geçiştirilemeyecek kadar “hayati” ve “önemli” kılmaktadır. Bu dedikodu üslubu devlet adamlığı ile bağdaşmamaktadır. Başbakan, kanımca, bu konuda muhalefetin ısrarlı sorularına hedef olmaktan kurtulamayacaktır. Hiç kuşku yok ki, Başbakan, ileride anılarını yazmak isteyebilir. O kendi tercihidir. Eski Cumhurbaşkanı, rahmetli Celal Bayar’ın “Ben de yazdım” kitabı aklımıza geliyor. Başbakan’ın kaleme almasından önce kamuoyu bir çok gerçeği mutlaka öğrenecektir, diye düşünüyorum.
Başbakan, bazı köşe yazarları için, “Şimdiye kadar kalkıp askere zerre kadar eleştiri yapamayanlar şimdi niye başladılar? Bu noktada elimizde çok şey var. Dosyalar var. Emir alanları falan iyi biliyoruz. Falan kişiden talimat alıp başlık atanları biliyoruz. Ama, bu dosyaları açmak istemiyoruz.” diye değerlendirme yapıyor.
Bu üslup gerçekten düşündürücüdür. Başbakan’a köşe yazarları ile ilgili dosyalar gittiği ve bu dosyalarda o yazarların geleceklerini etkileyecek bazı bilgilerin yer aldığı anlamı çıkabilir. Başbakan’ın bu üslubu “tehditvari” nitelik taşıyor. Bu üslubun ülkeyi uzun yıllardır yöneten bir siyasetçiye pek yakışmadığını düşünüyorum. Medya ile ilgili sivil toplum kuruluşlarının bu meyandaki tepkilerini ise kaçınılmaz görüyorum.
Başbakan, Köşkle ilgili görüşlerini açıklarken de, “Bir cumhurbaşkanının sırtını dayadığı bir partisi ya da ona gönül verenlerin olduğu organize kitle yoksa, o cumhurbaşkanı zayıf kalır. Sembolik olur” diyor. Ama, Cumhurbaşkanı’nın tüm Cumhurun Başkanı olduğunu unutuyor.
Neredeyse on beş yıldır kamuoyunda tartışılan Başkanlık ve Yarı Başkanlık sistemleri ile ilgili kısa bir bilgilendirme yapalım.
Başkanlık sistemi ABD için uygun olabilir. ABD’nin içinde eyalet şeklinde yönetilen 51 devlet bulunuyor. Bu devletlerin Meclisleri, medeni ve ceza hukukları farklı. Parlamentolarında grup kararı gibi bağlayıcı uygulamalar bulunmuyor. Siyasette ve dış politikada bu dağınıklığı toparlayacak bir merkezi otoriteye ihtiyaç bulunuyor.
Fransa’da ise yarı başkanlık sistemi var. Orada Cumhurbaşkanı, halk tarafından seçiliyor. Başkan, Bakanlar Kurulu’nun da Başkanı. Başbakanı ve Bakanları, Başkan atıyor. İstediğinde, onları görevden alabiliyor. Güçlü görünmesine rağmen, uygulamada farklılıklar olabiliyor. Karşı partinin Meclis çoğunluğunu ele geçirmesi durumunda, Başkan, Başbakanı karşı partiden atamak durumunda kalabiliyor. Ancak, Fransa’da Başkan, Meclis’i feshetmek ve ülkeyi seçime götürmek yetkisine de sahip. Bu tür yönetimlerin çeşitli sorunlarının bulunduğun neredeyse on beş yıldır tartışıyoruz.
Cumhurbaşkanının, çizgi kahramanı “He-man” gibi, elde kılıç “Güç bende olmalı” mesajı içeren yetkilerle donatılması, kimilerine alımlı ve hoş gelebilir. Ama, bende, “otoriter bir yönetim özlemi”ne çağrı mesajı uyandırıyor!
|
|
|
|
Toplam yorum |
0 |
|
Onay bekleyen |
0 |
|
|
|
Yorumunuz editörlerimiz
tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır. |
|
|
|
|
Bu yazı henüz yorumlanmamış...
|
|
|
|
|
ÇOK OKUNANLAR |
|
|
-
|
|
|
|
ABD'nin 47. Başkanı seçilen Donald Trump'ın göreve başladığı ilk gün İsrail'e silah ve savaş ekipmanları ... |
|
|
|
|
|
Siyasi hiciv kitaplarıyla tanınan gazeteci Ercan Deva, bir aşk romanı yazdı.
|
|
|
|
|
|
ABB Başkanı Mansur Yavaş, belediyenin konser harcamalarına ilişkin AKP dönemiyle bir kıyas yaptı. ... |
|
|
|
|
|
Öğretmen olma hayaliyle sınavlara giren ve mülakat nedeniyle elenen adaylar, TBMM’deki Milli Eğitim ... |
|
-
|
|
|
|
MHP Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız, “Kayyum atamaları ve milletvekili yargılamalarına dair ... |
|
-
-
|
|
|
|
|
|
|
YAZARLAR |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
ÇOK YORUMLANANLAR |
|
|
-
|
|
|
|
ABD'nin 47. Başkanı seçilen Donald Trump'ın göreve başladığı ilk gün İsrail'e silah ve savaş ekipmanları ... |
|
|
|
|
|
ABB Başkanı Mansur Yavaş, belediyenin konser harcamalarına ilişkin AKP dönemiyle bir kıyas yaptı. ... |
|
|
|
|
|
Siyasi hiciv kitaplarıyla tanınan gazeteci Ercan Deva, bir aşk romanı yazdı.
|
|
|
|
|
|
Öğretmen olma hayaliyle sınavlara giren ve mülakat nedeniyle elenen adaylar, TBMM’deki Milli Eğitim ... |
|
-
|
|
|
|
MHP Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız, “Kayyum atamaları ve milletvekili yargılamalarına dair ... |
|
-
-
|
|
|
|
|
|
|
ANKET |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Medya
Spot'ta yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden
kullanılamaz. Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan
haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması
durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır.
Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait
yazılardan dolayı Medya Spot sorumlu tutulamaz. |
|
|
|
|