İş dünyası 2018 Ağustos ayından bu yana başlayan iç ve dış kaynaklı sorunların ardından ortaya çıkan ekonomik gelişmelerin kendilerine yönelik yansımalarından endişe etmeye başladı. İş dünyası temsilcileri, Maliye ve Hazine Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, banka, tedarikçiler ve çalışanların kıskancında bulunduklarını dile getiriyor. Örneğin, ekonomik kriz nedeniyle işten çıkan çıkartılan personelin kıdem tazminatlarının şirketlerin belini büktüğünü dile getiren sektör yetkilileri, ayrıca, kriz ve durgunluğun satışlar üzerinde yarattığı olumsuz tablo nedeniyle de, şirketlerin çalışanların ücretlerini ödeyemez hale geldiğini belirtiyor. Bu kapsamda şu anda orta ve küçük boy işletmelerin borç alarak ya da kredi çekerek ücretleri ödeyebildiğini anlatan iş dünyası temsilcileri, şirketlerin yüzde 80’inin SGK ve maliyeye borçlarını ödeyemediğini, ödenenlerin çoğunun ise KDV iadelerinin bu borçlara mahsubu şeklinde olduğunu dile getiriyor. Sektör temsilcileri, bu duruma, Maliye ve SGK yapılandırma borçlarının da dahil olduğunu ifade ediyor.

 MATRAH ARTIRIMININ ANLAMI KALMADI

 Reel sektördeki gGelişmeleri değerlendiren iş dünyası, matrah artırımı yapan mükelleflerin büyük çoğunluğunun taksitleri ödeyemediklerini de söylüyor. Bu nedenle de matrah artırımı uygulamasının sağladığı ‘vergi incelemesi yapılamama hakkının’ kaybedildiğini dile getiriyor. Yine 3 ayrı af yasasına göre taksitlendirilen tutarların da artık Maliye’ye ödenmediğini anlatan sektör, şu tespitleri dile getiriyor:
“Vergi mükellefleri şu an itibariyle 6736, 7020 ve 7143 olmak üzere 3 ayrı Kanuna göre yapılandırma, matrah ve vergi artırımı borcu ödemeye çalışıyor. Ancak, ülkede yaşanan ekonomik kriz ve durgunluk, ticari faaliyetlerin durması hatta dip yapması bu ödemeleri zorlamaya başladı, hatta ödeyemeyen sayısını artırdı. Ödeyememe eğiliminde bir kasıt yok.” Aynı durumun SGK’ya yapılan ödemeler için de geçerli olduğunu anlatan iş dünyası, “Kimse SGK Ödemesi Yapamıyor!” sözleriyle durumlarını ifade ediyorlar.

CARİ DÖNEM ÖDEMELERİ DE TIKANDI

Şirketlerin sadece yapılandırma ödemelerini değil, cari dönem SGK ve vergi borçlarını ödeyemediğini anlatan iş dünyası, “İnşaat sektörü başta olmak üzere ülkemiz açısından büyük önem taşıyan bazı sektörlerde faaliyetler durdu. Satışlar yok denecek kadar az, hatta sıfır diyebiliriz. Her sektörde küçülme başladı, istihdam daralıyor. Bu durum işletme sahiplerini olduğu kadar, işletme çalışanlarını, SGK’yı, Maliye’yi, bankaları yani herkesi olumsuz etkiliyor. Satış ve işlemlerin azalması hatta bazı sektörlerde durma noktasına gelmesi, şirketlerin ve kişilerin ödeme güçlerini azalttı. Bu durum, vergi mükelleflerinin maliyeye yaptığı ödemeleri de olumsuz etkiliyor. Ücret ödemeleri başta olmak üzere vergi ve SGK ödemeleri, banka kredi taksitleri gibi bir çok ödemede de aksamalara neden oluyor” sözleri ile durumlarını özetliyor.

 YAĞMUR GİBİ E-HACİZ BAŞLADI

 İşte tam böyle bir dönemde SGK ve Maliye Bakanlığının e-haciz işlemlerini yağmur gibi başlatmasının şaşkınlığını yaşadıklarını anlatan işverenler, içinde bulundukları durumları şu sözlerle dile getiriyor:

“Maliye ve SGK son 10 gün içerisinde geçmiş yıllara ait vergi ve SGK prim borçlarının tahsili için hummalı bir çalışma başlattı. Vergi daireleri ve SGK müdürlükleri, kendilerine borçlu olanların listesini hazırladı, belli bir tutarın üzerinde olan borçluları çok yakın takibe aldı. Maliye bu konuda borçlulara karşı biraz daha hassas ve anlayışlı. Öncelikle gayri faal olan borçluların üzerine giderek bankalara, tapuya ve araçlar için de ilgili nakil vasıtaları vergi dairelerine e-haciz gönderdi. Faal borçlu mükellefleri ise vergi dairelerine davet ederek, borçlarının yüzde 20’sini peşin ödemeleri halinde kalan kısmı taksitlendirebileceklerini, aksi halde e-haciz uygulayacaklarını belirterek, bir hafta süre verdi. Bu süre içerisinde şartlara uyanlar için taksitlendirme çalışmaları yapıldı. Uymayanlar için ise tapu, banka ve taşıt e-hacizleri başladı. Hatta borçlu mükelleflerin BA-BS formlarından alacaklı oldukları kişiler tespit edilerek yazılar yazıldı, borçlu oldukları tutarları vergi dairelerine ödemeleri istendi.”

SGK NEDEN AGRESİF?

 SGK’nın ise bu konuda çok agresif olduğunu, alacağını ne olursa olsun tahsil etme peşinde olduğunu anlatan iş dünyası, “Mükelleflerin özel durumları ve yaşanan ekonomik krizi dikkate almıyor. Şirketlerin alım satımını yaptıkları, faaliyete devam etmek için zorunlu olan ticari malları bile haczedilmiş durumda. Şirketler bu malları satacaklar ki, borçlarını ödeyebilsin. Hacizli malı kim alır?” değerlendirmesi yapıyor.